Denizli İl Sağlık Müdürlüğümüz Verem Savaş Dispanseri Tüberküloz İl Koordinatörü Dr. H.Betül Abdüloğlu, 74. Verem Eğitimi ve Propaganda Haftası nedeniyle açıklama yaparak verem (tüberküloz) hastalığı hakkında bilgi vererek bulaşma yolları ve tedavisine dikkat çekti.1947 yılından bu yana her yıl Ocak ayının ilk Pazar gününden başlayan haftanın ‘’Verem Eğitimi ve Propaganda Haftası” olarak belirlendiğini ifade eden Tüberküloz İl Koordinatörü Dr. H.Betül Abdüloğlu, Türkiye genelinde 2019 yılı verem hastalığı insidansının yüzbinde 13.7, Denizli’de ise 2019 yılı insidansının yüzbinde 8.2 olduğunu söyledi. Abdüloğlu; “Verem hastalığının etkeni ”Mycobacterium tuberculosis” adlı bakteridir. Çoğunlukla akciğerlerde hastalık oluşturmalarına rağmen lenf bezleri, kemikler, eklemler, beyin, böbrekler, sindirim sistemi, omurga gibi organ ve sistemleri de etkileyebilmektedir. Verem, Covid-19 hastalığı gibi solunum yoluyla bulaşan bir hastalıktır. Akciğer tüberkülozlu kişiler de hastalığı sağlam kişilere bulaştırarak toplum içinde yayılmasına neden olmaktadır. Verem hastalığının bulaşmasında balgam en önemli kaynaktır. Öksürme, aksırma ve konuşma havada tüberküloz basilleri içeren çok küçük damlacıkların oluşmasına yol açar. Bu damlacıklar sağlam insanlar tarafından solunum yoluyla alınarak hastalığa yol açabilir. Özellikle dengeli beslenmeyen, sigara, alkol ve uyuşturucu madde kullanan kişilerde, şeker hastalığı, kronik böbrek yetmezliği gibi kronik hastalığı olanlarda vücut direnci düşük olduğu için verem hastalığına yakalanma riski artmaktadır” diye konuştu.
Verem (Tüberküloz) Belirti ve Tedavisi Nedir?
Tüm Dünyada etkili olan Covid-19 belirtileri ile tüberküloz hastalığının belirtilerinin karışmaması gerektiğini dile getiren Abdüloğlu, tüberkülozun belirtileri ve tedavi yolları hakkında şunları söyledi: “Verem hastalığının en sık görülen belirtileri; 2-3 haftadan uzun süren öksürük, ateş, gece terlemesi, kanlı balgam çıkarma ve kilo kaybıdır. Bu şikayetleri olan kişilerin en yakın zamanda bir sağlık kuruluşuna müracaat etmeleri gerekmektedir. Covid-19 hastalığının belirtileri ise öncelikle: ateş, nefes darlığı, göğüste hissedilen ağrı veya basınç, iştah kaybı, kuru öksürük, yorgunluk, tat ve koku kaybı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı, baş ağrısı, kas veya eklem ağrısı, ishal, mide bulantısı ya da kusma olarak sayılabilir diğer grip enfeksiyonlarından ayırabilmek için test yaptırılmalıdır. Verem hastalığı olan bir kişinin aile üyeleri, iş arkadaşları hastalığın bulaşması açısından en büyük risktedirler. Bu kişiler de ücretsiz dispanserde kontrolden geçirilmekte ve gerekli olanlar korumaya alınmaktadır. Verem hastalığı günümüzde tedavi edilebilir bir hastalıktır. Tedavisi DGT (Doğrudan Gözetimli Tedavi) ile en az 6 aydır. DGT, veremin kontrolünde en önemli tedavi stratejisi olup, hastanın tüm tedavi süresince ilaçlarının her dozunu sağlık personeli gözetiminde içmesi ve bu durumun kaydedilmesi esasına dayanan bir tedavi şeklidir. Böylece hastaların planlanan tedavi süresince ilaçlarını içtiğinden emin olabiliriz. Hasta ilaçlarını düzenli olarak kullanırsa tamamen iyileşir, aksi halde ilaçlara direnç gelişir. Tedavi güçleşir, uzar ve öldürücü olabilir. Tedavi edilmeyen her verem hastası yılda 10-15 kişiye hastalığı bulaştırır. Verem hastalığından korunmak için, verem aşısı (BCG) tüm bebeklere 2 aylıkken mutlaka yapılmalıdır. Bu aşı hem Verem Savaşı Dispanserinde hem de Aile Sağlığı Merkezlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır. Verem savaşı dispanserlerinde tanı işlemleri, tedavi, ilaçlar ve takip ücretsizdir. Denizli’de 2020 yılında Verem Savaş Dispanserimizde 71 yeni tüberküloz hastası saptanmış olup devam eden 44 tedavideki hastalarla birlikte toplam 115 hastanın takibi yapılmıştır” dedi.